Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

16 Kasım 2011 Çarşamba

Yörüngeye dev güneş enerjisi santralleri

Dev güneş enerjisi santralleri



"Yapılan bir bilimsel araştırma, dünyadaki en büyük sorunların başında gelen küresel enerji sorusuna Dünya yörüngesine yerleştirilecek güneş enerjisi santralleriyle çözülmesinin mali ve teknik açıdan uygulanabilir olduğunu gösterdi."



    Merkezi, Paris'te bulunan International Academy of Astronautics adlı kuruluştan bilim adamlarınca yapılan bilimsel çalışma, Dünya yörüngesine yerleştirilecek istasyonlar vasıtasıyla küresel enerjii ihtiyacının, hükümetlerin sağlayacakları başlangıç fonlarıyla 30 yıl gibi kısa bir süre içinde karşılanmasının mümkün olduğunu ortaya koydu.


Araştırmanın sonuçlarını kamuoyuyla paylaşmak amacıyla ABD'nin başkenti Washington'da dün bir basın toplantısı düzenleyen ABD Ulusal Uzay Derneği adlı kuruluştan yapılan açıklamada, uzaydan güneş enerjisi elde edilmesinin dünyanın uzun dönemli enerji ihtiyacını karşılama potansiyeli taşımasının yanı sıra bunun çevre üzerindeki olumsuz etkisinin de "temelde sıfır" olacağı vurgulandı.

ABD uzay ajansının fikirler departmanının eski başkanı, 25 yıl NASA'ya hizmet vermiş bir bilim adamı olan John Mankins başkanlığında bir grup bilim adamınca yapılan bilimsel çalışma, uzaydan güneş enerjisi elde etme potansiyeli taşıyan yolları belirlemek ve güneş enerjisini kablosuz enerji ileticilerini Dünya'daki pazarlara sunmak konusunda şimdiye kadar yapılmış ilk geniş tabanlı uluslararası değerlendirme olma özelliğini taşıyor.

Önceden beri bilinen uzaydaki güneş enerjisinden yararlanma projesi temelde ekvator üzerinde eş zamanlı yörüngeye, ileticilerini kilometrelerce uzaklığa yerleştirilecek güneş enerjisiyle çalışan uydulardan oluşuyor. Sadece yarım gün güneş ışığı toplayabilen yeryüzündeki güneş panellerinden farklı olarak günde 24 saat güneş enerjisi toplayabilecek uyduların, topladıkları güneş enerjisini elektriğe çevirdikten sonra büyük bir mikrodalga iletici anten veya lazerler vasıtasıyla Dünya'da istenilen bölgeye ileterek burada bulunan elektrik şebekesini besleyeceği öngörülüyordu.

Bu proje ilk kez ortaya atıldığında, bir ticari enerji istasyonunun yörüngeye oturtulmasının maliyeti en az 10 kat veya daha fazla oranda azaltılana kadar bu projenin uygulanmasının mümkün olmadığı yönündeki itirazları da beraberinde getirmişti. Uzayda ortaya çıkacak başıboş enkazlar, konu hakkında yeterli ölçüde pazar araştırmasının yapılmamış olması ve yüksek geliştirme maliyetleri de projenin önündeki diğer engeller olarak ortaya çıkıyordu.

Ancak Mankins başkanlığındaki bilim adamlarınca 2008-2010 yıllar arasında yapılan ve bilimsel araştırma değerlendirme sürecinden başarıyla geçen çalışma, kısmen hükümetlerin çevre dostu enerji sistemlerine verdikleri teşvikler sayesinde projenin mali yönünde son 10 yıl içinde önemli iyileşme kaydedildiğini gösterdi.

  Ayrıca 400 tonluk Uluslararası Uzay İstasyonu büyüklüğündeki uzay araçlarının, düşük maliyetli gözden çıkarılabilir fırlatma araçlarıyla uzaya fırlatılabileceğine ilişkin bir pilot projenin uzay sanayinde yer alan diğer piyasalarda geliştirildiğine dikkati çeken araştırmacılar, uzaydan güneş enerjisi elde edilmesi hakkındaki projeye ilişkin orta ölçekli bir gösterimin, artık daha önce kullanılan pahalı, yeniden kullanılmak zorunda olan fırlatma araçlarına ihtiyaç bulunmaması nedeniyle daha önce hesaplanandan onlarca milyar dolar daha ucuz hale geldiğinin altını çizdi.

Araştırmanın 248 sayfalık sonuç raporunda, güneş enerjisinin Dünya yörüngesine yerleştirecek enerji istasyonlar vasıtasıyla şu an mevcut teknolojiler kullanılarak Dünya'ya iletilmesinin 10-20 yıl içinde teknik açıdan uygulanabilir gözüktüğü, projenin mali olarak da 30 yıl veya daha az bir süre içinde uygulanabilir olabileceği belirtildi.

Sonuç raporunda, uzaydan güneş enerjisi elde edilmesi fikrinin piyasa sunumunun, geliştirme, işleyişinin uygulamalı olarak gösterilmesi aşaması ve meydana gelebilecek gecikmelerden kaynaklanan "ekonomik belirsizlikler" nedeniyle, sadece özel sektörden sağlanacak fonlarla karşılanmasının mümkün olmadığı, bu nedenle devlet desteğine ihtiyaç duyulduğu vurgulandı.

Hükümetlerin ve özel sektörün, bir gün tükenecek olan fosil yakıtların küresel kirliliğe olan etkisini göz önünde bulundurarak söz konusu fikrin ekonomik açıdan hayata geçilebilirliğini kesin kes ortaya koyacak araştırmayı yapmaları gerektiğinin altı çizilen raporda, projenin tamamlanmasının tam maliyetinin ne olacağına ilişkin hesaplamalara yer verilmedi.

Proje için gerekli araştırma ve geliştirme çalışmasının ülkeler ve uzay ajansları, şirketler, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları da içine alan organizasyonların katılımıyla hep birlikte yapılmasının gerekli olduğunu belirten araştırmacılar, tam ölçekli güneş enerjisi uydularını Dünya'dan yörüngeye götürebilme kapasitesine sahip, kabul edilebilir ölçüde düşük maliyetli yeniden kullanılabilir araç filolarının geliştirilmesi ve konuşlandırmasının tam maliyetinin onlarca milyar doları bulacağını kaydetti.

Araştırma raporunda "Uzaydan dağıtımı yapılacak güneş enerjisinin 21. yüzyılın küresel enerji ihtiyacını karşılamada inanılmaz ölçüde büyük bir rol oynayacağı açıktır" ifadelerine yer verildi."



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder